17 Temmuz 2014 Perşembe

Warlock





               böyle hissediyorum | 
         soğuk ve utanç vericiyim.
            hayalim hiç dönüşmedi aslında gerçeğe. Aslında mükemmel gökyüzünün yırtıldığını görebiliyordum.
            demek falcı haklıydı, oradaki her şeyi görmeliydin,o kursal ışığı değil! Ruhumuzu ayrı zamanlarda başlatmak için yer yoktu.Ben zaman içinde seyahat etmek istiyorum. Bir milyon mil uzakta olmak. Ben bugün aşağı sayıyorum,geleceğe. Sadece bekler misin? Bu dünyadan hep şöyle ayrılacağımız söylenir.
Çıplak ve yalnız.
peki ya elimizde hiç bir şey olmadan, hiç bir şey yapamamış olarak ayrılırsak? o zaman yaşamın ölçüsü nedir? Sevmek için, sevdiğimiz, aşık olduğumuz adam için tanımlayabilir miydik bunu? Ya da başarılarımızla, peki ya hata yaparsak? veya gerçek aşkı hiç bulamazsak, o zaman ne olur. yani bunu belirleyebilir miydik ki? Ya da sessiz umutsuzluğa giden bir yaşam bizi üzüntüye mi sürüklerdi. Sadece lafta kalan mücadele etmeyen bir adam, yaban otu dolmuş bir bahçeye benzer. Yaban otları büyümeye başladığında, karla kaplı bir bahçeye benzer. Kar yağmaya başlayınca, duvarda tüneyen bir kuşa benzer. Kuş, uçup havalandığında, gökyüzünde bir kartala benzer. Gökyüzü gürlemeye başladığında, kapıdaki bir aslana benzer. Kapı çatırdamaya başladığında, sırtına girmiş bir kazığa benzer. Sırtın sancımaya başladığında, yüreğine saplanmış bir hançere benzer, ve yüreğin kanamaya başladığında, ölmüşsün demektir. Ve ölmek. Başka hiçbir şeye benzemez. Bu gülümsemeyi hatırlayacağım, bir süre olmasına rağmen. Ve olmadan fark edersin ki, yer yoktur aslında. Kalbinin ne işe yaradığını bilmiyor, olmadıkça umursamıyor gibiydi. Yerde çıplak yatıyorum, Ve hayal hiç dönüşmedi, gerçek bir şeye. Ve artık;
Sessizliğimin basitliğine yerleşmiştim.






ec.